26 Kasım 2011 Cumartesi

TATİL DÖNÜŞÜ...


Epeydir bu kadar uzun bir tatil yapmamıştık. Karnım fazla büyümediği için, oldukça rahat ettim ama haziranın başı olmasına, benim dışımda herkese göre de hava serin olmasına rağmen klima sürekli çalıştı. Dönüş günü çabucak toparlanıp, bizi havalimanına götürecek araca bindik. Büyük bir otobüs... Korkunç bir şoför... İnanılmaz bir hızla seyretti ve sürekli frene basmak zorunda kaldı, çukurlara girdi, çok rahatsız bir yolculuk yaşattı. İnip te bagajdan valizimizi alır almaz, içimden bir ses kontrol etmemizi söyledi. Büyük bir şoka uğradık fermuarı açar açmaz çünkü içi biberon dolu bir valizdi bu. Üstelik bizimkinin aynısı. Oteli aradık valiz orada, uçak için vakit az, yol uzun, stresin bini bin para... Taksiye verin dedik, bir baktık paramız çok az, çekelim dedik atm bozuk. Tatilin verdiği dinginlik çoktan uçup gitmişti. Üstelik yoruldum oturmak istiyorum ama herkes sigara tiryakisi, üstelik kimse de, hamile kandının yüzüne üflemesek ne iyi olur, demiyor. Stres küpüne döndüğüm an bacaklarımdan akan sıvıyı hissettim. Önce bunu yaşayan her hamile gibi, gittikçe sıkışan idrar torbamı suçladım. Utancımdan elimle sildim renksiz kokusuz sıvıyı. İki dakika sonra bir kez daha sızdı bacaklarımdan ve emin oldum bunun idrar olmadığına. Bu besbelli bebeğin suyuydu. Şoktaydım... 
Taksici zor durumumuzdan faydalanıp, son paramızı alır, eşim onunla uğraşırken, ben de korku dolu anlar yaşıyordum. Alacak verecek meselesi bitince durumu anlattım, hemen doktorumu aradık, acilen hastaneye gelmemi istedi, oysa biz 5 dakika sonra uçağa binecektik. Telefonda beni sakinleştirdi. Sabah erkenden hastaneye gidecektim. Hangi akla hizmet o uçağa bindiğimizi bilmiyorum. Hayatımızın en korku dolu uçak yolculuğunu yaptık. Su akışı durmuştu. Her şey yolunda gibiydi, ağlıyordum.

Pazar sabahı, saat 08:30, doktorumuzun sık sık doğum yaptırdığı hastanenin kadın doğum servisindeyiz. Su akışının devam edip etmediğine bakmak için ph testi yapılıyor. Hayatımda hiç bu kadar canım yanmamış. Doktorumuz eşime dikkatimi dağıtacak bir şeyler söyle diyor, eşim panik, bana ilk söylediği kelime; Caterpillar... 

Sonuç; her şey yolunda. Yorum; bebek bu kadar hareket edince belki minik bir delik açılıp, sonra kendiliğinden kapanmış olabilir. Su gelişi yok. Su miktarı iyi.

Ben; canım o kadar yanmıştı ki; iki gün yürüyemedim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder